• BIST 10164.59
  • Altın 2390.665
  • Dolar 32.3676
  • Euro 34.6997
  • Ankara 13 °C
  • İstanbul 15 °C
  • Bursa 17 °C
  • Antalya 25 °C
  • İzmir 24 °C

Diyabet ve İnsülin Hakkında Bilinmeyenler

Diyabet ve İnsülin Hakkında Bilinmeyenler
Toplumda görülme sıklığı giderek artsa da diyabet hakkındaki yanlış bilgiler, hastalığın tanı ve tedavi sürecinde önemli aksamalara neden oluyor. Doç. Dr. Yasin Şimşek diyabet hakkında yanlış bilinen gerçekleri anlattı.

Diyabetin sık görülmesine karşılık belirtilerinin yeterince bilinmediğine dikkat çeken Şimşek, “Diyabet dünyada çok rastlanan bir hastalık türüdür. Dünyada her 11 kişiden birinin diyabete bağlı sorun yaşadığı biliniyor. Kalp, körlük, felç, böbrek yetmezliği ve organ kayıpları gibi ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Bu nedenle diyabete karşı tedbir almaya çalışanlar kadar diyabet hastalarının da doğru bildiği birçok yanlış var. Bu yanlışlar diyabete davetiye çıkardığı gibi, aynı zamanda diyabet hastalarının doğru bir tedavi sürdürmesinde de olumsuz rol oynuyor. O nedenle, gerek korunmak gerekse tedavi sürecinde diyabet hakkında doğru bilgi edinmek çok önemli” diye konuşuyor. Doç. Dr. Yasin Şimşek, diyabet hakkında doğru bilinen 15 yanlışı anlatırken hastalık hakkında da ayrıntılı bilgiler veriyor.

Şeker Tüketmeyenlerde Olur Mu?

Şimşek “Şeker hastalığı yani diyabet, karbonhidrat mekanizmasının yanında yağ ve protein metabolizmasını da ilgilendiren metabolik bir hastalıktır. Hastalığa yol açan pek çok etken vardır. Ancak yalnızca çok şeker yiyenlerin diyabet olacağı düşüncesi yanlıştır” hatırlatmasında bulunuyor.

Kimlerde Görülür?

Bu hastalık yalnızca fazla yağ oranı olan kişilerde görülmez. Tip 2 diyabet hastalarında obezite oranı yüksektir. Ancak normal kilolu birçok tip 2 hasta vardır. Diyabetin tip 1 ve tip 2 dışında da birçok alt tipi vardır. Özellikle Mody dediğimiz genetik kökenli alt tiplerde hastalar obez olmadan da diyabet olur ve bu grubun çoğu obez değildir.

Anne Baba Diyabetli Değilse Çocuklarda Ne olur?

Ailede diyabet olması sonraki nesilde bu hastalığa yatkınlık riskini artırıyor. Ancak anne babada diyabet olmaması çocukta da olmayacağı anlamına gelmiyor. Günlük aktivite düzeyinin ve beslenme tarzının 20-30 yıl önce çok farklı. Bu farklılıklar nedeniyle eski nesillere dair bilgilerle yeni nesiller için yorumda bulunmak, o bilgileri referans almak doğru olarak kabul edilmiyor.

Halk arasında “gizli şeker” olarak bilinen prediyabet, diyabete doğru giden süreçte normal kan şekeri değeri ile diyabet tanısı gerektiren değerler arasındaki düzeyi ifade ediyor. Gizli şekerin daha tehlikeli olduğu düşüncesinin yanlış olduğunu ifade eden Doç. Dr. Yasin Şimşek, “Bazen gizli şekerden korkup diyabetten korkmamak gibi durumlar yaşanıyor. Oysa tanı almış diyabet, gizli şekere göre çok daha riskli bir durumdur” diye konuşuyor.

İlaçlar Böbrekleri Çürütüyor Mu?

Tedavide kullanılan metformin içeren ilaçların böbrekleri çürüttüğü iddiasıyla ilacı bırakmak tedavide büyük aksamalara yol açıyor. Bu ilaçların tedavide ilk seçenek olarak önerildiğini ifade eden Şimşek, “Özellikle Tip 2 diyabet tanısı alan hastaların hemen hemen tamamına yakını bu ilaçları kullanmaktadır. Kontrolsüz diyabet nedeniyle böbrek yetmezliği gelişenler hastalarda metformin suçlanıyor. Burada önemli olan nokta şu ki metformin, aktik asidoz riskinden dolayı belli derecede böbrek yetmezliği olan hastaya verilmez ancak bu ilacın kendisi böbrek yetmezliğine yol açmaz” diye bilgi veriyor.

İnsülin Takviyesi, Hastalıkta Sona Gelindiğinin Gösterir Mi?

Geçmiş yıllarda insülin takviyesi yapmak diyabet tedavisinde en sona saklanan bir seçenekti. Şimdilerde özellikle kullanımı daha kolay ve etkinliği yüksek insülinlerin piyasaya çıkmasıyla bazı hastalarda Tip 2 diyabet tedavisinin ilk seçeneği olarak da kullanılabiliyor.

İnsülin Bağımlılık Yapar Mı?

İnsülin bağımlılık yapan bir ilaç değildir. Vücudumuzda üretilen ve var olan bir hormondur. Diyabet hastalarında insülin rezervinin azalması ve gelişen insülin direnci nedeniyle bu hormonun dışarıdan takviyesine ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Şimşek, özellikle uzun yıllardır diyabetli olan hastalarda insülinin ömür boyu kullanıldığını ifade ediyor.

Göbekten Yapılan İnsülin, Göbek Bölgesinde Yağlanma Yapar Mı?

İnsülinin göbek etrafından yapılmasının göbekte yağ dokusu artışına ve göbekte büyümeye neden olduğu inancının doğru olmadığını anlatan Şimşek, “İnsülin, cilt altı yağ dokuya yapılır. Nadiren yağ dokuda artış ya da azalma yaşanır. İnsülini göbekten yapmak karın bölgesinde kilo artışına yol açmaz” dedi.

İnsülin Sadece Buzdolabında Mı Saklanır?

İnsülinin buzdolabında saklanması gerektiğine dair yanlış bilgi hastaların insülinlerini yanlarında taşımaktan çekinmelerine ve tedavilerini aksamasına neden oluyor” diyen Şimşek, insülinlerin oda sıcaklığında (22-24 derece), doğrudan güneş görmeyen bir ortamda bir ay bozulmadan saklanabileceğini söyledi. 

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 1158 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim