• BIST 10918.51
  • Altın 5760.525
  • Dolar 42.5108
  • Euro 49.5366
  • Ankara -1 °C
  • İstanbul 9 °C
  • Bursa 9 °C
  • Antalya 9 °C
  • İzmir 12 °C

Diyabet erken tanı ve doğru tedaviyle kontrol altına alınabiliyor

Diyabet erken tanı ve doğru tedaviyle kontrol altına alınabiliyor
Medicana Sağlık Grubu Endokrinoloji ve Metabolik Hastalıkları Bölümü'nden Uzm. Dr. Nilgün Gürsoy Tosun, diyabetin erken tanı ve doğru tedaviyle kontrol altına alınabileceğini belirtti.

Medicana Sağlık Grubu Endokrinoloji ve Metabolik Hastalıkları Bölümü'nden Uzm. Dr. Nilgün Gürsoy Tosun: "Tip 2 diyabet, doğru beslenme, düzenli egzersiz, ilaç tedavisi ve diyabet eğitimi ile kontrol altına alınabilir. Böylece hastalar sağlıklı, uzun ve kaliteli bir yaşam sürdürebilirler"

Hastaneden yapılan açıklamaya göre diyabet, dünya genelinde hızla artan ve yaşam boyu süren önemli metabolik hastalıklardan biri olarak öne çıkıyor.

Kan şekeri yüksekliğiyle seyreden hastalık, vücudun insülin hormonunu yeterli düzeyde üretememesi veya üretilen insülinin etkili bir şekilde kullanılamaması sonucu ortaya çıkıyor.

Pankreas bezinin görevini tam olarak yapamaması sonucunda ortaya çıkan diyabet, vücudun besinlerle alınan şekeri kullanamamasıyla oluşuyor ve bu durumda kan şekeri yükselirken, zamanla ciddi sağlık sorunları ortaya çıkıyor.

Sağlıklı bireylerde açlık kan şekeri 120 miligram/desilitreyi (mg/dl), tokluk kan şekeri ise 140 mg/dl'yi geçmezken, eğer açlık kan şekeri 126 mg/dl ve üzerindeyse ya da Oral Glukoz Tolerans Testi (OGTT) sonucunda ikinci saat değeri 200 mg/dl ve üzerindeyse, diyabet tanısı konulur.

Açlık kan şekeri 100-125 mg/dl, OGTT ikinci saat sonucu 140–199 mg/dl arasındaysa bu durum "gizli şeker (prediyabet)" olarak tanımlanıyor ve erken tanı ile düzenli kontroller, diyabetin ilerlemesini önlemede büyük önem taşıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Medicana Sağlık Grubu Endokrinoloji ve Metabolik Hastalıkları Bölümü'nden Uzm. Dr. Nilgün Gürsoy Tosun, diyabetin en sık görülen tipi olan tip 2 diyabetin, genellikle 40 yaşından sonra ortaya çıktığını ve tüm diyabet vakalarının yaklaşık yüzde 90'ını oluşturduğunu kaydetti.

Tosun, bu hastalarda pankreas'ın insülin üretmeye devam ettiğini ancak vücudun insülini etkili şekilde kullanamadığını paylaşarak, tip 2 diyabetin, doğru beslenme, düzenli egzersiz, ilaç tedavisi ve diyabet eğitimi ile kontrol altına alınabileceğini ve böylece hastaların sağlıklı, uzun ve kaliteli bir yaşam sürdürebileceklerini aktardı.

- "Bazı özel durumlarda insülin tedavisi mutlaka gereklidir"

Ailede diyabet öyküsü bulunanların, fazla kilolu bireylerin, dört kilogramdan ağır bebek doğuran kadınların, kronik stres altında yaşayan kişilerin, pankreas hastalıkları ve bazı hormon bozuklukları ve uzun süreli ilaç kullanımının tip 2 diyabet gelişimine neden olabileceğinin altını çizen Tosun, hastalığın genellikle sinsi ilerlediğini anlattı.

Tosun, hastalığın başlıca belirtilerine de değinerek bunların arasında, sık idrara çıkma ve gece idrara kalkma, aşırı susama ve ağız kuruluğu, sürekli açlık hissi, halsizlik ve yorgunluk ile yaraların geç iyileşmesi gibi belirtilerin olduğunu paylaştı.

Tip 2 diyabet tedavisinin temelinin, beslenme düzeninin sağlanmasına ve yaşam tarzının değiştirilmesine dayandığını vurgulayan Tosun, "Düzenli egzersiz, dengeli beslenme ve öğün planlaması tedavinin ilk basamağıdır. Bu önlemlere rağmen kan şekeri hedeflenen düzeyde kalmazsa ağızdan alınan şeker düşürücü ilaçlar veya insülin tedavisi uygulanabilir. Ameliyat, gebelik, ağır enfeksiyon, diyabetik ayak yarası gibi bazı özel durumlarda insülin tedavisi mutlaka gereklidir." ifadelerini kullandı.

Tosun, diyabetin damar yoluyla tüm organları etkileyebilen kronik bir hastalık olduğunun altını çizerek, "Bu nedenle tedavinin uzman bir ekip tarafından sürdürülmesi gerekir. Tedavi ekibi genellikle diyabet uzmanı hekim, diyetisyen ve diyabet hemşiresinden oluşur. Hastaların, evde düzenli olarak kan şekeri ölçümü yapmaları, diyabet eğitimini eksiksiz tamamlamaları ve günlük bakım rutinlerini öğrenmeleri, başarılı tedavi için büyük önem taşır." değerlendirmesinde bulundu.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 2916 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    12345
    Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim