• BIST 11294.37
  • Altın 6251.616
  • Dolar 42.8797
  • Euro 50.4894
  • Ankara 3 °C
  • İstanbul 5 °C
  • Bursa 4 °C
  • Antalya 12 °C
  • İzmir 9 °C

İnme sırasında yapılan yanlış müdahaleler hayati riski artırıyor

İnme sırasında yapılan yanlış müdahaleler hayati riski artırıyor
Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İpek Midi: "Bazen hastaya soğuk su dökülüyor, uyusun geçer deniliyor ya da aspirin veriliyor.

Oysa inme kanamalı da olabilir. Aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlar kanamalı inmelerde kanama alanını genişleterek tabloyu daha da ağırlaştırabilir"

"112 ekipleri tansiyon ve kan şekerini ölçerek hastayı en yakın inme merkezine yönlendiriyor. Bu zincir ne kadar erken başlarsa hastanın yaşam şansı o kadar artıyor"

Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İpek Midi, inme belirtileri gösteren bir hasta için yakınlarının yapabileceği en doğru müdahalenin 112 Acil Çağrı merkezini arayarak sağlık ekibi talep etmek olduğunu açıkladı.

Antalya'da sağlık kongresine katılan Prof. Dr. Midi, AA muhabirine, erken müdahale ve hızlı bir şekilde profesyonel sağlık ekibine ulaşmanın, inme hastasının hayatını kurtarmada kritik rol oynadığını söyledi.

İnmenin temel olarak beyni besleyen damarların tıkanması veya damar yırtılması sonucu geliştiğini belirten Prof. Dr. Midi, her iki durumda da belirtilerin aniden ortaya çıktığını ve bu nedenle zaman kaybının ciddi risklere yol açabileceğini belirtti.

- "Erken belirti yeterince ciddiye alınmıyor"

Erken belirtilerin toplum tarafından yeterince ciddiye alınmadığına dikkati çeken Midi, "Yüzde, kolda veya bacakta ani güçsüzlük ya da duyu kaybı, görme kaybı, konuşma bozukluğu, baş dönmesi, dengesizlik ve bazen bilinç kaybı gibi belirtiler görülebilir. Bu durumlarda hastanın evde vakit kaybetmeden, uyutulmadan ve 112 aracılığıyla en yakın inme merkezine ulaştırılması gerekir." diye konuştu.

İnmenin ilk saatlerinin kritik öneme sahip olduğunu belirten Prof. Dr. İpek Midi, "İnmenin akut tedavisi yalnızca ilk 4,5 saat içinde yapılabiliyor. Bu süre zarfında damardan pıhtıyı açacak ilaçlar verilebilir ve uygun hastalarda anjiyo ünitesinde pıhtı çıkarılabilir, yani trombektomi uygulanabilir. Ancak bu süre geçtikten sonra tedavi şansı azalır ve hastanın kalıcı felçle yaşama ihtimali artar." dedi.

- Hareketsiz yaşam ve yanlış beslenme riski büyütüyor

Tansiyon, kan şekeri kontrolünün önemli ve düzenli sağlık kontrollerinin ihmal edilmemesi gerektiğini anlatan Midi, özellikle kalp kaynaklı inmelerde artış yaşandığını belirtti.

Midi, yaşla birlikte inme riskinin arttığını hatırlatarak hareketsiz yaşam ve yanlış beslenmenin yalnızca ileri yaş grubunu değil, gençleri ve orta yaş grubunu da giderek daha fazla risk altına soktuğunu vurguladı.

Fiziksel aktivitenin azalması, uzun süre bilgisayar başında kalma ve fast food ağırlıklı beslenmenin, erken yaşlarda damar sağlığını olumsuz etkilediğini belirten Prof. Dr. Midi, şunları söyledi:

"Hipertansiyon, diyabet, kalp ritim bozuklukları, obezite ve düşük fiziksel aktivite, inmenin en önemli risk faktörlerindendir. Bu faktörler kontrol altına alındığında inmelerin yüzde 90'ı önlenebilir. Toplumda obezite oranı giderek artarken, fiziksel aktivitenin azalması kilo alımını, kolesterolü ve kan şekerini yükseltiyor. Düzenli yürüyüş, hem kilo kaybına yardımcı olur hem de kolesterol ve şeker seviyelerini düşürür. Haftada sadece 4 gün yapılan yürüyüş bile koruyucu etki sağlar. Ayrıca, Akdeniz diyeti bu konuda oldukça faydalıdır."

- Yanlış müdahale inmede durumu ağırlaştırabilir

Prof. Dr. Midi, toplumda inme sırasında evde yapılan yanlış müdahalelerin yaygın olduğunu belirterek bu tür uygulamaların hayati riskler oluşturabileceğine dikkati çekti.

Doğru yaklaşımın hiçbir ilaç vermeden sağlık ekiplerini beklemek olduğunu hatırlatan Midi, "Bazen hastaya soğuk su dökülüyor, uyusun geçer deniliyor ya da aspirin veriliyor. Oysa inme kanamalı da olabilir. Aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlar kanamalı inmelerde kanama alanını genişleterek tabloyu daha da ağırlaştırabilir. Hastanın yan yatırılması, başını bir yere çarpmayacak şekilde korunması ve solunum yolunun açık tutulması gerekiyor. 112 ekipleri tansiyon ve kan şekerini ölçerek hastayı en yakın inme merkezine yönlendiriyor. Bu zincir ne kadar erken başlarsa hastanın yaşam şansı o kadar artıyor." ifadelerini kullandı.

İnme sonrası sürecin, akut dönemi kadar önemli olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Midi, fizik tedavinin erken başlanmasının hastanın yaşam kalitesini belirlediğini vurguladı.

Prof. Dr. İpek Midi, "İnmelerin üçte birinde hasta daha iyi bir duruma geçebiliyor. Üçte birinde ise kalıcı sekellerle yani bir tarafı felç kalarak yaşamını sürdürüyor. Ancak fizik tedaviye erken dönemde başlanması, hastanın sonraki yaşamını daha sağlıklı sürdürebilmesi açısından büyük önem taşıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Uyarı: Sitemizde yer alan yazı, haber, makale, video, yorum ve tüm tıbbi bilgiler sadece genel bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgiler zamanla geçerliliğini kaybedebilir. Sitede yer alan bu bilgiler hiçbir zaman doktor muayenesinin yerini alamaz, doktor muayenesi ve tedavisi yerine kullanılamaz, kişisel teşhis ve tedavi yönteminin seçimi için değerlendirilemez. Bitki Ansiklopedisinde ve haberlerde yer alan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, uzmana danışmadan bilinçsiz kullanımda ilaçlarla etkileşime girerek ciddi yan etkiler oluşturabilir, başka bir hastalığı tetikleyebilir veya bir organınıza zarar verebilir. Sağlığınızla ilgili durumlarda lütfen uzman bir doktora danışınız. Sitemiz, uzman bir doktora danışılmadan yapılan herhangi bir uygulamadan doğabilecek zarardan sorumlu tutulamaz. Sitemizi ziyaret eden, yorum yapan ve doktorlara soru gönderen kişiler, bu uyarıları kabul etmiş sayılacaktır.
Kaynak: Haber Kaynağı
Bu haber toplam 207 defa okunmuştur
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ
    12345
    Tüm Hakları Saklıdır © 2006 Sağlık Aktüel | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : (0216) 606 17 18 - (0224) 334 1 335 | Faks : (0216) 606 17 19 | Haber Yazılımı: CM Bilişim